Zona (Herpes Zoster): Tanı ve Tedaviye Yaklaşım

Zona (Herpes Zoster): Tanı ve Tedaviye Yaklaşım

Varicella-zoster virüsü (VZV), hem primer enfeksiyon hem de latent enfeksiyondan sonra yeniden aktivasyon yoluyla iki ayrı hastalığa neden olur. İlk enfeksiyon olan su çiçeği (varisella), genellikle çocukluk çağında ortaya çıkar ve yüz, gövde ve ekstremitelerde çok sayıda vesiküler döküntü ile karakterizedir. Enfeksiyon sonrasında, virüs duysal ganglionlarda latent hale geçer.

Zona, latent varicella-zoster virüsünün tekrar aktifleşmesi sonucu ortaya çıkar. Virüs, ilgili duysal sinir boyunca deriye ilerleyerek karakteristik dermatomal dağılım gösteren bir döküntüye neden olur. Bu durum sıklıkla dermatomal ağrı ile ilişkilidir ve genellikle 50 yaş üzeri bireylerde daha sık görülür. İmmün yetmezlik, yaşlılık ve komorbiditeler hastalığın şiddetini artırabilir.

Tanı Koyma Süreci

Zona genellikle klinik bulgularla tanınır. Hastaların çoğunda dermatomal döküntü ve buna eşlik eden akut nörit bulunur. Tipik olarak, döküntüden 1-3 gün önce başlayan prodromal ağrı mevcuttur. Tanı koyarken aşağıdaki durumlar değerlendirilmelidir:

  • Komplike Zona: Yaygın döküntü, göz (herpes zoster oftalmikus), kulak (Ramsay Hunt sendromu) veya merkezi sinir sistemi tutulumu bulgularının varlığı.
  • Hastanın bağışıklık durumu: İmmün yetmezlik, yaygın hastalığa yol açabilir.
  • Diferansiyel Tanılar: Herpes simpleks virüs enfeksiyonu gibi benzer semptomlara neden olabilecek diğer etiyolojiler dışlanmalıdır.

Tedaviye Yaklaşım

Antiviral Tedavi:

Tedavinin temel hedefleri arasında deri lezyonlarının iyileşmesini hızlandırmak, ağrı süresini ve şiddetini azaltmak ve yeni lezyon oluşumunu engellemek yer alır. İlk 72 saat içinde antiviral tedaviye başlanması önemlidir. Tedaviye yönelik öneriler şunlardır:

  • Valasiklovir: 1000 mg, günde 3 kez.
  • Famsiklovir: 500 mg, günde 3 kez.
  • Asiklovir: 800 mg, günde 5 kez.

Reçete hakkında detaylı bilgi için tıklayınız

Tedavi süresi genellikle 7 gündür. Renal fonksiyon bozukluğu olan hastalarda doz ayarlaması yapılmalıdır.

Ağrı Yönetimi:

Zona ile ilişkili akut nörit, ciddi bir ağrıya neden olabilir. Ağrı tedavisinde şu yaklaşımlar uygulanabilir:

  • Hafif ağrı: NSAID’ler ve parasetamol.
  • Orta-şiddetli ağrı: Kısa etkili opioidler (ör. oksikodon).
  • Dirençli vakalarda: Gabapentin veya kısa süreli kortikosteroidler (ör. prednizon, 40 mg/gün, 10-14 gün boyunca).

Komplike Zona:

Komplike durumlarda intravenöz asiklovir (10 mg/kg, 8 saatte bir) tercih edilir. Özellikle immün yetmezliği olan hastalarda bu tedavi ile yaygın hastalık riski azaltılabilir. Göz tutulumunda oftalmoloji konsültasyonu gereklidir.

Postherpetik Nevralji (PHN) ve Önlenmesi

Postherpetik nevralji, döküntü iyileştikten sonra devam eden veya yeni başlayan ağrı ile karakterizedir ve sıklıkla 60 yaş üstü hastalarda görülür. Antiviral tedavi, PHN gelişimini tamamen önlemese de, erken tedavi ağrı süresini ve şiddetini azaltabilir.

Zona Bulaşıcı Mıdır?

Zona, daha önce su çiçeği geçirmiş bireylerde virüsün sinir köklerinde inaktif kaldıktan sonra yeniden aktif hale gelmesiyle oluşur. Bu nedenle, zona kişiden kişiye bulaşmaz, çünkü hastalık bir reaktivasyondur, yeni bir enfeksiyon değil.

Ancak, zona döküntüsünden çıkan sıvılar su çiçeği virüsü içerdiği için, daha önce su çiçeği geçirmemiş ve bağışıklığı olmayan bir kişi bu sıvıyla doğrudan temas ederse su çiçeği kapabilir. Zona, bu açıdan dolaylı olarak bulaşıcıdır:

Kimler Risk Altında?

  1. Su çiçeği geçirmemiş bireyler: Zona döküntüsüne doğrudan temas ederse su çiçeği olabilir.
  2. Bağışıklığı zayıf olan kişiler: Zona hastasıyla temasta bulunmaları önerilmez.
  3. Hamileler: Su çiçeği geçirip geçirmediğine bağlı olarak risk taşıyabilir, özellikle ilk trimesterde fetüs için risk oluşturabilir.

Bulaşmayı Önlemek İçin Alınabilecek Önlemler:

  • Zona döküntüsü iyileşene kadar bölgeyi temiz tutmak ve üzerini örtmek.
  • Döküntüye çıplak elle dokunmamak.
  • Kişisel hijyene dikkat etmek ve temas sonrası elleri yıkamak.
  • Bağışıklığı düşük bireylerle doğrudan temastan kaçınmak.

 Önemli Noktalar

  • Antiviral tedaviyi geciktirmek, özellikle 72 saat içinde başvuran hastalarda tedavi etkinliğini azaltabilir.
  • Göz tutulumu olan hastalarda oftalmolojik muayene ihmal edilmemelidir.
  • İmmün yetmezlik riski taşıyan hastalarda oral tedavi yerine intravenöz tedavi tercih edilmelidir.

Sonuç

Zona, özellikle erken tanı ve uygun tedavi ile ciddi komplikasyonların önlenebileceği bir hastalıktır. Tedaviye hızlı başlanması, hem deri lezyonlarının hem de ağrının iyileşme sürecini olumlu etkiler. Tüm hastaların bireysel ihtiyaçlarına göre değerlendirilmesi ve tedaviye yönlendirilmesi önemlidir.

Uzm. Dr. Ömer Faruk İŞLEYEN

Yazıyı Paylaş