Yetişkinlerde Viral Gastroenterit

Genel Bakış

Özet

Viral gastroenterit, akut başlangıçlı kusma, bulantı ve sıvı, kan içermeyen ishal ile karakterize, genellikle 14 günden kısa süren kendiliğinden düzelme eğiliminde bir mide bağırsak enfeksiyonudur; semptomlar karın krampları, düşük dereceli ateş, genel halsizlik ve iştahsızlık eşliğinde olabilir ve yüksek riskli gruplarda sıvı kaybı ve elektrolit dengesizlikleri ciddi morbiditeye veya hastaneye yatış gereksinimine yol açabilir.

Tanı

Tanı çoğunlukla klinik değerlendirme ile konur; öyküde hızlı başlangıçlı sulu ishal ve/veya kusma, bulaşma öyküsü, potansiyel kontamine gıda veya su maruziyeti ve yakın temas öyküsü temel ipuçlarıdır. Dehidrasyon bulguları, vital sign değişiklikleri ve eşlik eden komorbiditeler değerlendirilerek hastanın hastaneye yatırılma veya ileri araştırma gereksinimi belirlenir. Laboratuvar testleri genellikle hafif-orta olgularda gerekli değildir; kan testleri (tam kan sayımı, üre, kreatinin, elektrolitler) sadece dehidrasyon veya şiddetli hastalık belirtisi varsa istenir. Dışkı örnekleri viral etiyoloji için rutin değildir ancak 14 günden uzun süren ishal, kan veya mukus içeren dışkı, sistemik hastalık bulguları, bağışıklık baskılanması, yakın zamanda hastaneye yatış veya antibiyotik öyküsü gibi durumlarda mikrobiyolojik tanı amaçlı gönderilmelidir. Klinik bulgular ile bakteriyel ve paraziter nedenler ayrıştırılmalı; kanlı ishal veya yüksek ateş varsa bakteriyel etkenler ön planda düşünülmelidir.

Tedavi

Tedavinin temel direği sıvı ve elektrolit dengesinin korunmasıdır; hafif-orta dehidrasyonu olan, sıvı alımını sürdürebilen hastalar için oral rehidrasyon çözeltileri (azaltılmış osmolalite, 50–60 mmol/L sodyum içeren çözeltiler) ilk basamak olarak önerilir ve 3–4 saat içinde rehidrasyon hedeflenir; hipernatremik dehidratasyonda daha yavaş, 12 saatlik rehidrasyon tercih edilir. Şiddetli dehidrasyon, oral sıvı intoleransı veya şok bulguları varsa intravenöz sıvılar başlatılmalıdır; normal salin veya dengeli kristaloidler makul seçeneklerdir ve sıvı seçimi yerel protokollere göre uyarlanmalıdır. Antiemetik ve antidiarrheal ilaçlar rutin olarak önerilmez; yalnızca inatçı kusma ve oral alımı bozuyorsa ondansetron veya siklizine gibi antiemetikler kısa süreli düşünülebilir; metoklopramid nörolojik yan etkiler nedeniyle dikkatli kullanılmalıdır. Antidiarreal ajanlar (ör. loperamid) genelde önerilmez ancak kısa süreli semptom kontrolü gereken belirli durumlarda (ör. zorunlu yolculuk) sınırlı olarak kullanılabilir; kanlı ishal veya inflamatuar neden şüphesinde antidiarrealardan kaçınılmalıdır. Beslenme açısından kısıtlayıcı diyetlere gerek yoktur; hasta istediğinde normal beslenmeye dönebilir ve rehidrasyon düzeldikten sonra beslenme hızla sürdürülebilir. Enfeksiyon kontrolü için el hijyeni, kontamine yüzeylerin dezenfeksiyonu ve enfekte hastaların izolasyonu salgın kontrolünde merkezidir.

Bu konunun derinlemesine tıbbi analizine ve literatür kaynaklarına ulaşmak için abone olun.

Bu ve zengin eğitim konularını düzenli bir şekilde izlemek için size uygun abonelik sistemine kayıt olun.