Özet
Postpartum kanama doğum sonrası dönemde anne morbiditesi ve mortalitesinin başlıca nedenlerinden biri olup, hızlı tanı ve etkin müdahale gerektiren bir obstetrik acildir; belirgin kan kaybı kriterleri, klinik bulgular ve risk faktörlerinin bilinmesi acil yönetimde zamanında karar verilmesini sağlar. Postpartum kanamanın başlangıcında yapılan hemodinamik değerlendirme, kanama miktarının tahmini, altta yatan nedenin hızla belirlenmesi ve eşzamanlı olarak kan hacmini ve oksijen taşıma kapasitesini korumaya yönelik destekleyici tedbirlerin uygulanması hayati öneme sahiptir. Yönetim multidisipliner olup obstetri, anestezi, kan bankası ve gerektiğinde cerrahi ekiplerin koordinasyonunu, hemostatik ilaçlar, uterotonikler, mekanik yöntemler, transvajinal veya abdominal girişimler ve gerektiğinde yoğun bakım desteğini içerir. Erken uterotonik kullanımı, aktif üçüncü evre yönetimi, etkili uterin masaj, kan ürünleri ile hedeflenmiş resüsitasyon ve gerektiğinde uterus koruyucu cerrahi veya histerektomi gibi girişimler mortaliteyi azaltır. Önleyici stratejiler arasında riskli gebeliklerin tanımlanması, planlı doygunluk ve kan ürünleri hazırlığı, doğum sırasında yakın izlem ve protokollere dayalı ekip eğitimi yer alır. Uzun dönem takip, aneminin düzeltilmesi, duygusal destek ve gelecekteki gebelikler için risk değerlendirmesi ile planlama gerektirir.
Tanı
Postpartum kanamanın tanısı büyük ölçüde klinik değerlendirmeye dayanır; gözlemlenen kan miktarı, vital bulguların seyrindeki değişiklikler, uterin tonus değerlendirmesi, vaginal muayene ile atoni, lacerasyon, retene plasenta veya uterin rüptür gibi nedenlerin araştırılması temel adımlardır. Kan kaybının kantifikasyonunda hemoglobin ve hematokrit serileri, arteriyel veya venöz kan gazı değerlendirmesi, koagülasyon profili (PT, aPTT, fibrinojen), trombosit sayısı ve kan ürünleri gereksinimini öngörmek için karaciğer-fonksiyon testleri hızlıca istenir; eş zamanlı olarak hemodinamik stabiliteyi belirlemek için arteriyel basınç, nabız, urine çıkışı ve mental durum izlenir. Görüntülemeler, özellikle şüpheli retene plasenta veya uterin revizyon gereksiniminde transvajinal veya transabdominal ultrason ile desteklenir; ağır kanamalarda anjiografi değerlendirmesi gerekebilir. Tanı algoritması, nedenlerin hiyerarşik olarak değerlendirilmesini sağlar ve genellikle iletişim, sabit protokoller ve kan bankası ile eşzamanlı uygulama gerektirir.
Tedavi
Tedavi, ABC prensipleri çerçevesinde hemodinamik stabilizasyon ile başlar; hava yolu ve solunum desteği sağlanırken dolaşım için geniş bore damar yolu erişimleri, kristalloid-kolloid dengesi, hedefe yönelik kan ürünleri transfüzyonu ve oksijenasyonun korunması esas alınır. Nedene yönelik tedavi; uterin atoni için erken ve tekrarlayıcı uterotonik ajan uygulamaları (oksitosin primer, ergotamin türevleri veya misoprostol gibi alternatifler), etkin uterin masaj, uterin kompresyon tamponadları (bakri balonu gibi) ve cerrahi olmayan girişimler ile başlanır; bu önlemler yetersiz kalırsa uterin arter ligasyonu, selektif arter embolizasyonu veya kontrollü cerrahi girişimler gibi uterus koruyucu veya kurtarıcı ameliyatlar uygulanır. Eşzamanlı koagulopati gelişimi durumunda kriyopresipitat, taze donmuş plazma ve trombosit transfüzyonu gibi kan ürünleri ile hedeflenmiş hemostatik destek sağlanır; traneksamik asit erken dönemde verilerek mortaliteyi azaltabilecek önemli bir hemostatik ajan olarak yer alır. Ağır veya kontrol altına alınamayan kanamalarda histerektomi hayat kurtarıcı bir seçenekken, karar verilmeden önce üreme tercihleri, hemodinamik durum ve kaynaklar göz önünde bulundurularak hızlı multidisipliner karar alınmalıdır.
Bu ve zengin eğitim konularını düzenli bir şekilde izlemek için size uygun abonelik sistemine kayıt olun.