Özet
Periferik arter hastalığı (PAD) en yaygın olarak aterosklerozdan kaynaklanır. Hastaların çoğu asemptomatiktir. Yaşam tarzını kısıtlayan kladikasyo (ağrı) olan hastalar için birinci basamak tedavi, denetimli 12 haftalık bir egzersiz programı ve ilaçtır. Bu tedaviler başarısız olursa revaskülarizasyon düşünülmelidir. PAD’li hastaların agresif risk faktörü kontrolüne ihtiyacı vardır. Periferik vasküler hastalığı olan hastalarda kalp kaynaklı ölümün göreceli riski 3 ile 6 arasındadır. Alt ekstremite revaskülarizasyonunun uzun vadeli açıklığı, bir izleme programı ile izlenmelidir.
Tanı
PAD, genellikle yeterince tanınmaz ve tedavi edilmez. PAD’li birçok hasta asemptomatiktir, ancak 1 veya daha fazla risk faktörüne sahip olacaktır. Dinlenme ayak bileği-brakiyal indeksi (ABI), PAD için ilk tanı testidir. ABI, şüpheli alt ekstremite hastalığı olan, egzersizle ilgili bacak semptomları, iyileşmeyen yaralar/ayak ülserleri veya anormal alt ekstremite nabız muayenesi öyküsü olan tüm hastalarda önerilmektedir. Ayak parmağı brakiyal indeksi (TBI), ABI’nin güvenilir olmadığı (örneğin, diyabet ve yaşlanma ile birlikte sıkıştırılamayan arterler, ayrıca diyaliz tedavisi gören birçok böbrek hastasında) hastalarda faydalıdır. Tanıyı belirlemek için segmental basınç muayenesi, Duplex ultrason, nabız hacmi kaydı, sürekli dalga Doppler ultrason, egzersiz ABI ve anjiyografi gibi ek testler kullanılır.
Tedavi
Semptomları ne olursa olsun tüm hastalar, kan basıncının (küçüktür 130/80 mmHg), lipidlerin (düşük yoğunluklu lipoprotein küçüktür 2.59 mmol/L [küçüktür 100 mg/dL]), diyabetin (HbA1c küçüktür 7.0) yönetimini ve sigara bırakmayı içeren agresif risk faktörü modifikasyonuna sahip olmalıdır. Semptomatik PAD’li tüm hastalar için antiplatelet tedavi (örneğin, aspirin veya klopidogrel) ve statin tedavisi önerilmektedir. Hafif-orta dereceli kladikasyo olan hastalara yürümeye devam etmeleri önerilmeli ve yeterince fit olan kişiler yapılandırılmış bir egzersiz programına katılmaları için teşvik edilmelidir. Yaşam tarzını kısıtlayan semptomları olan hastalar, semptomların hafifletilmesi için hem denetimli bir egzersiz programına hem de farmakolojik tedaviye tabi tutulmalıdır. Bir egzersiz programı ve ilaç ile klinik bir iyileşme olmazsa, hastalar anatomileri tanımlanmalı ve revaskülarizasyon için değerlendirilmelidir. Akut ekstremite iskemisi bir tıbbi acildir ve arteriyel kan akışını mümkün olan en kısa sürede geri kazandırmak amacıyla bir vasküler cerrah tarafından hızlı bir değerlendirme yapılması gerekir. Akut uzuv iskemisi tanısı konulduktan sonra, kontrendike değilse sistemik antikoagülasyona başlanmalıdır. Kronik şiddetli uzuv iskemisi olan hastalar revascularizasyon için acilen bir vasküler uzmana yönlendirilmelidir.
Bu ve zengin eğitim konularını düzenli bir şekilde izlemek için size uygun abonelik sistemine kayıt olun.