Molluscum Contagiosum

Genel Bakış

Özet

Molluscum contagiosum, genellikle çocuklar ve genç yetişkinlerde yaygın olarak görülen ve çoğunlukla doğrudan cilt teması yoluyla bulaşan bir enfeksiyondur. Lezyonlar, ortası çökük, inci benzeri ve pürüzsüz papüller şeklinde belirir. Hastaların en az üçte biri lokal eritem, şişlik veya kaşıntı belirtileri gösterir. Bağışıklık sistemi zayıflığı ve özellikle atopik dermatit gibi altta yatan cilt hastalıklarının varlığı, molluscum enfeksiyonu riskini artırır. Anogenital bölgedeki molluscum lezyonları, tam bir cinsel sağlık taraması gerektirebilir. Çoğu molluscum contagiosum enfeksiyonu kendiliğinden iyileşme eğiliminde olduğundan tedavi gerektirmez.

Tanı

Molluscum contagiosum tanısı, genellikle lezyonların klinik görünümüne, yani ortası çökük inci benzeri papüllerin varlığına dayanır. Lezyonlar et renginden inci rengine kadar değişebilir ve çevresinde eritem ile iltihaplı olabilir, ayrıca sıyrılmış ve dermatit ile çevrelenmiş bir görünüm sergileyebilir. Genital bölge veya inter-gluteal yarık gibi bölgelerde, merkezi çöküntü algılanamayabilir, bu da lezyonların kondilom aküminatum gibi diğer durumları taklit etmesine neden olabilir. Dermatoskopi, tanıyı kolaylaştırabilir; bu yöntemle, bir taç deseninde damarların çevrelediği merkezi, çok loblu, beyaz-sarı ve yapısal olmayan bir alan görülebilir. Kesin tanı, lezyonların histolojik olarak incelenmesiyle konulabilir ve bu incelemede karakteristik intrasitozolik inklüzyon cisimcikleri (molluscum veya Henderson-Patterson cisimleri) gözlenir. Anogenital molluscum veya yaygın/kalıcı enfeksiyon durumlarında, altta yatan bir bağışıklık yetmezliğini dışlamak için tam cinsel sağlık taraması (HIV testi dahil) veya diğer araştırmalar (tam kan sayımı ve viral tarama) önerilir.

Tedavi

Molluscum contagiosum tedavisi, hastanın bağışıklık durumu (yeterli veya baskılanmış), lezyonların konumu, yaygınlığı ve eşlik eden diğer cilt hastalıklarının (örneğin atopik dermatit) varlığı gibi faktörler dikkate alınarak kişiselleştirilmelidir. Bağışıklık sistemi yeterli ve başka bir cilt hastalığı olmayan hastaların çoğunda enfeksiyon zamanla kendiliğinden geçeceği için genellikle tedavi gereksizdir ve doğal iyileşme, ilk yaklaşım olarak güçlü bir seçenek kabul edilir. Ancak, kaygı, rahatsızlık, kozmetik endişeler veya başkalarına bulaştırma korkusu nedeniyle tedavi talep eden hastalar için topikal ajanlar (potasyum hidroksit, salisilik asit, benzoil peroksit veya tretinoin) veya kriyoterapi gibi fiziksel tedaviler düşünülebilir. Bağışıklığı baskılanmış hastalarda (HIV enfeksiyonu veya atopik dermatit gibi durumlar nedeniyle) molluscum daha uzun sürebilir ve yaygınlaşabilir, bu nedenle altta yatan durumun etkin yönetimi ilk adım olmalıdır. Anogenital lezyonları olan tüm hastalar için (bağışıklık durumuna bakılmaksızın), konservatif önlemler ve cinsel sağlık taraması (HIV testi dahil) önerilir; tedavi olarak kriyoterapi, koterizasyon veya topikal ajanlar (podofilotoksin, potasyum hidroksit, imikvimod) düşünülebilir.

Bu konunun derinlemesine tıbbi analizine ve literatür kaynaklarına ulaşmak için abone olun.

Bu ve zengin eğitim konularını düzenli bir şekilde izlemek için size uygun abonelik sistemine kayıt olun.