Özet
Gerginlik tipi baş ağrısı, epizodik veya kronik formda görülen, genellikle iki taraflı, nabızsız, baskı veya sıkıştırma hissi olarak tanımlanan ve başın etrafında “sıkı bir bant” hissi veren yaygın bir birincil baş ağrısı bozukluğudur; semptomlar çoğunlukla hafif ila orta şiddettedir, önemli bulantı veya kusma nadirdir ve rutin fiziksel aktiviteyle kötüleşmez. Perikranial kaslarda hassasiyet sık görülürken nörolojik muayene genellikle normaldir; akut ataklarda basit analjezikler iyi etki ederken, aylık baş ağrısı gün sayısının yüksek olduğu veya günlük işlevsellik bozulması görülen hastalarda düşük doz trisiklik antidepresanlar (ör. amitriptilin) ve bazı diğer antidepresanlar önleyici tedavi seçenekleri olarak değerlendirilir. İlaç dışı yaklaşımlar arasında gevşeme eğitimi, EMG biofeedback, bilişsel davranış terapisi, akupunktur, fizyoterapi ve myofascial tetik nokta tedavileri yer alır; kronikleşmeyi önlemek için analjeziklerin rasyonel kullanımı ve tetikleyici yönetimi önem taşır.
Tanı
Tanı ayrıntılı öykü ve fizik muayeneye dayanır; baş ağrısı günlüğü tanı ve tedavi planlamasında faydalıdır. Tipik tanı kriterleri arasında en az iki karakteristik özellik (iki taraflı yerleşim, baskı/sıkıştırma niteliği, hafif-orta yoğunluk, rutin fiziksel aktivite ile kötüleşmeme) ve bulantı/kusmanın olmaması ile fotofobi veya fonofobi gibi duyusal semptomlardan birinden fazlasının olmaması yer alır. Perikranial hassasiyet muayenede saptanabilir ancak tanı için zorunlu değildir. Kırmızı bayrak bulguları veya anormal nörolojik muayene varlığında ikincil nedenler için görüntüleme ve ilgili testler düşünülmelidir.
Tedavi
Akut ataklar genellikle parasetamol veya NSAID’ler ile etkin şekilde yönetilir; NSAID kullanırken doz ve süre kısıtlı tutulmalı ve özellikle gebeliğin ileri dönemlerinde sakıncaları göz önünde bulundurulmalıdır. Basit analjeziklerle yeterli yanıt alınamazsa kafein içeren kombinasyonlar ikinci basamak olarak değerlendirilebilir ancak kronik kullanımdan kaçınılmalıdır. Kronik veya sıklaşmış baş ağrılarında aylık baş ağrısı gün sayısı ve yaşam kalitesi değerlendirilerek önleyici tedavi başlatılır; düşük doz trisiklik antidepresanlar (amitriptilin, doksepin) birincil seçenektir, venlafaksin veya mirtazapin gibi ilaçlar ikinci seçenek olarak düşünülebilir. Kas gevşeticiler (ör. tizanidin) ve tetik nokta enjeksiyonları seçili hastalarda etki edebilir; botulinum toksin A kullanımının kanıtları heterojendir ve rutin önerilmezken bazı çalışmalarda fayda bildirilmiştir. Nonfarmakolojik yaklaşımlar (stres yönetimi, uyku hijyeni, düzenli egzersiz, gevşeme teknikleri, EMG biofeedback, bilişsel davranış terapisi, akupunktur, fizyoterapi, myofascial masaj) hem tek başına hem de farmakoterapiye ek olarak önemli rol oynar ve gebelik döneminde öncelikli olarak tercih edilir.
Bu ve zengin eğitim konularını düzenli bir şekilde izlemek için size uygun abonelik sistemine kayıt olun.