Dupuytren Kontraktürü

Genel Bakış

Özet

Dupuytren kontraktürü, avuç içi fasyasında ilerleyen fibröz doku kontraktürü olan kalıtsal bir hastalıktır ve başlıca 40 yaş üstü, kuzey Avrupa kökenli, sigara içen, alkol tüketen veya diyabeti olan erkekleri etkilemektedir. Hastalar, elde küçük bir kitle veya çukurlaşma ile birlikte birden fazla kitle ile başvurur ve bu durum zamanla parmakların kontraktürlerine ilerlemektedir. Tedavi seçenekleri arasında metakarpofalangeal (MCP) eklem kontraktürleri ‘ye ulaştığında veya proksimal interfalangeal (PIP) eklem kontraktürü mevcutsa cerrahi yönlendirmenin yapılması önerilmekte; ancak perkütan iğne fasiyotomi ve kolajenaz enjeksiyonları da cerrahiye önemli alternatifler olarak öne çıkmaktadır. İntralezyonel kortikosteroid enjeksiyonlarının cerrahi ihtiyacını azalttığı gösterilmiştir.

Tanı

Dupuytren kontraktürünün tanısı, belirleyici bir klinik öykü ile desteklenen kapsamlı bir el fizik muayenesine dayanarak klinik olarak konulmaktadır. En erken belirti genellikle metakarpofalangeal (MCP) eklemine yakın, distal palmar kıvrım seviyesinde, metakarp başı üzerinde sert ve kalınlaşmış bir palmar nodüldür ve bu nodül avuç içi aponevrozunda bir bant ile ilişkili olabilir. İlerleyen hastalıkta nodüllerin birleşmesiyle pretendinöz kordonlar oluşur, bu da MCP ve PIP eklem fleksiyon kontraktürlerine yol açarak parmağın uzamasını kısıtlayabilir. Tanı için klinik muayenede Garrod nodüllerinin varlığı veya elin masa yüzeyine düz bir şekilde konulamaması durumunda pozitif olan Hueston masa üstü testinin yapılması yardımcıdır. Görüntüleme yöntemleri olarak el ultrasonu sınırlı fayda sağlarken, MRI ve radyografiler genellikle önerilmemektedir.

Tedavi

Tedavi yaklaşımı hastalığın evresine göre değişir; kontraktür gelişmemiş erken Dupuytren kontraktürlü hastalar, rahatsız edici semptomlar yoksa bekleyerek yönetilebilir veya semptom varsa kortikosteroid enjeksiyonları ile tedavi edilebilir. MCP eklem kontraktürleri ‘den az olan ve PIP eklem kontraktürleri olmayan hastalar için kolajenaz enjeksiyonları, iğne aponevrotomisi, perkütan fasiyotomi veya kortikosteroid enjeksiyonları gibi minimal invaziv seçenekler mevcuttur. Eğer fonksiyon bozulmuşsa veya deformite ciddi ve engelleyici hale gelmişse, ‘den fazla MCP eklem kontraktürleri ve/veya PIP eklem kontraktürleri olan hastalara açık kısmi fasiektomi, segmental aponevrotomi, perkütan fasiyotomi veya kolajenaz enjeksiyonları önerilir. Açık kısmi fasiektomi, nispeten düşük nüks oranı nedeniyle ileri hastalık için tercih edilen cerrahi prosedürdür ve tüm cerrahi işlemlerden sonra hastalara el terapisi almaları önerilir.

Bu konunun derinlemesine tıbbi analizine ve literatür kaynaklarına ulaşmak için abone olun.

Bu ve zengin eğitim konularını düzenli bir şekilde izlemek için size uygun abonelik sistemine kayıt olun.