Diz Yaralanmasının Değerlendirilmesi

Genel Bakış

Özet

Diz yaralanmaları, özellikle spor aktiviteleriyle ilişkili olarak en sık bildirilen yaralanma türleri arasında yer almakta olup, 2017 yılında yapılan bir araştırma dizin bağ yaralanmalarının en yaygın üçüncü yer olduğunu göstermiştir. Bu yaralanmaların önemli bir kısmı dinlenme, buz uygulaması, immobilizasyon ve fizyoterapiyi içeren konservatif tedavi yaklaşımlarıyla başarılı bir şekilde yönetilebilmektedir. Tedavi sürecindeki ilk değerlendirmenin temel amacı, acil cerrahi müdahale gerektiren herhangi bir nörolojik veya vasküler komplikasyonu hızla saptamak ve ardından odaklanmış bir öykü alma ve fiziksel muayene ile yaralanmanın muhtemel doğasını belirlemektir. Akut diz yaralanmaları, yaralanmanın veya semptomların başlangıcından itibaren genellikle ilk 30 ila 42 gün içinde teşhis edilen durumlar olarak tanımlanır. Kronik diz yaralanmaları ise daha önceki travmalar veya cerrahi müdahalelerden kaynaklanan kalıcı sorunlar, mevcut dejeneratif hastalık süreçleri veya akut dönemin başlangıcından sonraki 30 ila 42 gün içinde tam olarak çözülememiş durumlar nedeniyle ortaya çıkmaktadır.

Tanı

Diz yaralanmalarının tanısı, hastanın yaralanma mekanizmasını ayrıntılı bir şekilde tanımlamasıyla başlayan dikkatli bir yaklaşımla konulmaktadır. Özellikle ön çapraz bağ yırtıklarının büyük bir kısmı temas olmaksızın gerçekleşen burkulma yaralanmalarıdır. Tanı sürecinde temas yeri, ağrının lokalizasyonu, önceki yaralanma öyküsü ve uyuşukluk veya duyu bozukluğu alanları gibi kritik anamnez bilgileri derinlemesine araştırılmalıdır. Klinisyenin acil cerrahi gerektiren açık kırıklar veya diz çıkıkları gibi durumları ilk değerlendirmede tanılaması büyük önem taşır ve bu tip durumlarda etkilenen uzvun nörovasküler durumu dikkatle değerlendirilmelidir. Değerlendirme, dorsal ayak ve posterior tibial nabızların palpasyonunu, ortak peroneal ve tibial sinir alanlarındaki hafif dokunma hissinin ve distal bacak motor fonksiyonunun kontrolünü içermelidir. Ayrıca, diz çevresinde belirgin ağrı, kızarıklık, sıcaklık ve şişlik şikayetleri olan hastalarda septik artriti dışlamak için kapsamlı bir değerlendirme yapılmalı, kan testleri ve eklem aspirasyonu ile enfeksiyon, gut veya psödogut gibi ayırıcı tanılar netleştirilmelidir.

Tedavi

Diz yaralanmalarının tedavisinde büyük çoğunlukla dinlenme, buz, immobilizasyon ve fizyoterapi gibi konservatif yöntemler yeterli olmaktadır. Ancak bazı yaralanmalar acil cerrahi müdahale gerektirmektedir; örneğin, açık kırıklar cerrahi bir acil durumdur ve profilaktik antibiyotikler verilerek tetanoz uygulaması yapıldıktan sonra cerrahi sulama ve debridman işlemi ilk birkaç saat içinde gerçekleştirilmelidir. Diz çıkıkları veya kendiliğinden düzelen diz çıkıkları, ilişkili yüksek vasküler veya nörolojik yaralanma riski nedeniyle acil değerlendirme gerektirir. Popliteal arter yırtıkları cerrahi bir aciliyet arz etmekte olup, uzvun sekiz saat içinde yeniden kanlandırılmaması durumunda amputasyon oranının yüzde doksanı aşması nedeniyle, vasküler sorun yaşayan hastalar travmatolog veya vasküler cerrah tarafından acil olarak yönlendirilmeli ve değerlendirilmelidir. Diz çıkıkları ve yeniden vaskülarize edilmiş uzuvlar, kompartman sendromu gelişimi açısından yakından takip edilmelidir.

Bu konunun derinlemesine tıbbi analizine ve literatür kaynaklarına ulaşmak için abone olun.

Bu ve zengin eğitim konularını düzenli bir şekilde izlemek için size uygun abonelik sistemine kayıt olun.