Özet
Akut miyeloid lösemi (AML), kemik iliğinde ve kanda miyeloid seriye ait olgunlaşmamış hücrelerin (miyeloblastların) kontrolsüz bir şekilde çoğalmasıyla karakterize, agresif bir kan kanseri türüdür. Bu durum, normal kan hücrelerinin (eritrosit, lökosit, trombosit) üretimini baskılayarak anemi, enfeksiyonlara yatkınlık ve kanama gibi semptomlara neden olur. En sık yetişkinlerde görülen AML, tedavi edilmediği takdirde hızla ilerleyen ve ölümcül olan bir hastalıktır.
Tanı
AML tanısı, çeşitli belirti, semptomlar ve laboratuvar testleri kullanılarak konulur. Hastada yorgunluk, halsizlik, ateş, morarmalar veya tekrarlayan enfeksiyonlar gibi belirtiler varsa AML’den şüphelenilir. Kesin tanı için kemik iliği biyopsisi yapılır. Biyopsi ile kemik iliğinde %20’den fazla blast hücrelerinin bulunması tanıyı doğrular. Hematogon adı verilen hücrelerin varlığı da tanısal süreçte değerlendirilir. Tanı konulduktan sonra, hastalığın alt tipini ve genetik özelliklerini belirlemek için daha ileri genetik ve moleküler testler yapılır.
Tedavi
Akut miyeloid lösemi tedavisi, hastanın yaşına, genel sağlık durumuna ve hastalığın genetik özelliklerine göre kişiselleştirilir. Tedavinin ana hedefi, lösemi hücrelerini yok ederek remisyon (hastalığın belirtilerinin kaybolması) sağlamaktır. Bu genellikle yoğun kemoterapi ile sağlanır. Genç hastalarda veya yüksek riskli durumlarda, allojenik kök hücre nakli gibi daha agresif tedavi yöntemleri de düşünülebilir. Hastaların sağkalım oranları, yaşa ve hastalığın alt tipine göre değişir. Örneğin, 60 yaş altı hastalar için 5 yıllık sağkalım oranı %44.2 iken, 60 yaş ve üzeri hastalar için bu oran %19.4’tür. Tedavi süreci boyunca destekleyici bakımla enfeksiyon, anemi ve kanama gibi komplikasyonlar yönetilir.
Bu ve zengin eğitim konularını düzenli bir şekilde izlemek için size uygun abonelik sistemine kayıt olun.