Diyabetik ketoasidoz (DKA), tip 1 diyabetin ciddi ve hayatı tehdit edebilecek bir komplikasyonudur. Acil servise başvuran DKA hastalarının tedavisinde hızlı müdahale ve doğru protokollerin izlenmesi hayati önem taşır. Bu yazıda DKA tedavisinin adım adım nasıl yapılması gerektiğini detaylandıracağız.
İlk Tedavi: Sıvı Resüsitasyonu
DKA tedavisinin ilk adımı sıvı resüsitasyonudur. Hastaya 1000 cc serum fizyolojik (SF) ilk 2 saat içinde uygulanır. Eğer hastada nefes darlığı gelişirse sıvı tedavisi durdurulmalı veya azaltılmalıdır. DKA hastalarında sıvı kaybının yerine konulması, tedavinin temel taşlarından biridir.
Potasyum Düzeyi Görülmeden İnsülin Başlanmamalıdır
Potasyum (K) düzeyi belirlenmeden insülin tedavisine başlanması, hipokalemi (düşük potasyum) riskini artırabilir. İnsülin tedavisi, potasyum seviyesi güvenli aralıkta olduğunda başlatılmalıdır.
K Düzeyi 3,3 mEq/L Altında
Potasyum seviyesi 3,3 mEq/L’nin altındaysa, hastaya 40 mEq potasyum 500 ml SF içinde verilir. Bu tedavi, sonda takılıp idrar çıkışı görüldükten sonra monitörize bir şekilde 1 saatlik sürede uygulanmalıdır. Potasyum seviyesi 3,3 mEq/L üzerine çıktığında insülin tedavisine başlanabilir. Tedavi boyunca yakın kan gazı takibi yapılmalıdır.
K Düzeyi 3,3-5,3 mEq/L Arasında
Potasyum düzeyi bu aralıkta ise, hastaya 20-30 mEq potasyum infüzyonu yapılır. Aynı zamanda 0,10-0,14 U/kg insülin, tercihen 100 ml SF içinde 1 saatte verilir.
K Düzeyi 5,3 mEq/L Üzerinde
Potasyum seviyesi 5,3 mEq/L’nin üzerinde ise, potasyum tedavisine gerek kalmadan doğrudan insülin tedavisine başlanabilir. İnsülin uygulaması sırasında yakın kan gazı ve elektrolit takibi yapılmalıdır.
Tedavi sırasında hedeflenen kan şekeri düşüşü saatte 70 mg/dL olmalıdır. Eğer bu hızın üzerinde bir düşüş varsa, insülin dozu yarıya düşürülmelidir. Kan şekeri düşüşü saatte 50 mg/dL’nin altındaysa, insülin dozu artırılarak 0,10 U/kg olan doz 0,14 U/kg’a, 0,14 U/kg olan doz ise 0,20 U/kg’a çıkarılmalıdır.
Kan şekeri 200 mg/dL’nin altına düştüğünde, hala asidoz varsa insülin dozu yarıya düşürülerek tedaviye devam edilir. Bu aşamada %5 dekstroz infüzyonu eklenerek hipoglisemi riski önlenir.
DKA, ciddi bir durum olup acil serviste uygun stabilizasyon sağlandıktan sonra hastanın yatırılarak izlenmesi gerekmektedir. Hiçbir DKA hastası acilden taburcu edilmemelidir. Yatış süresince hasta yakın izlenmeli ve elektrolit dengesizlikleri, asidoz ve glukoz takibi yapılmalıdır.
DKA, hızlı ve dikkatli yönetilmesi gereken bir acil durumdur. Yukarıda sıralanan adımlar, tedavi sürecinin etkin ve güvenli bir şekilde yürütülmesini sağlayacaktır.
Dr. Nurullah ÇORAKYER