Şiddetli Akut Solunum Sendromu (SARS)

Genel Bakış

Özet

Şiddetli akut solunum sendromu (SARS), hızlı ilerleyebilen viral bir pnömoni tablosu olup solunum yetmezliğine ve çok organ yetmezliğine varabilen ciddi komplikasyonlarla seyreder. Hastalık genellikle solunum damlacıklarıyla bulaşır; erken tanı için epidemiyolojik bağlam, klinik bulgular ve moleküler testler bir arada değerlendirilir. RT‑PCR, etken SARS‑CoV RNA’sını saptamada temel tanı aracı olarak kullanılır. Tedavi esas olarak destekleyicidir; oksijen tedavisi, sıvı ve elektrolit dengesi, gerekirse mekanik ventilasyon öne çıkar. Antiviral kombinasyonlar, kortikosteroidler, immünomodülatörler ve plazma gibi girişimler acil ve şiddetli vakelerde düşünülebilir; bunların etkinliği kesin değildir ancak belirli durumlarda fayda sağlayabileceği rapor edilmiştir. Enfeksiyon kontrolü, izolasyon ve sağlık çalışanlarının korunması salgın yönetiminin temelini oluşturur.

Tanı

Tanı, klinik semptomların (ateş, öksürük, dispne), radyolojik akciğer infiltrasyonlarının ve SARS‑CoV varlığını gösteren laboratuvar bulgularının kombinasyonu ile konur. RT‑PCR ile solunum veya dışkı örneklerinde SARS‑CoV RNA’sının saptanması tanıyı doğrular; mümkünse farklı anatomik bölgelerden ardışık pozitif örnekler alınmalıdır. Kan, balgam ve viral testler ayrıcı tanılar için önemlidir. Lenfopeni, yükselmiş LDH ve AST/ALT gibi laboratuvar değişiklikleri sık görülür ve prognozun değerlendirilmesine yardımcı olur. Görüntülemede başlangıçta normal röntgen olabilse de YT‑BT (HRCT) ile erken cam yüzey opasiteleri ve interlobüler septal kalınlaşma saptanabilir.

Tedavi

Tedavide öncelik destekleyicidir: yeterli oksijenasyon, hemodinamik destek, sıvı-elektrolit yönetimi ve semptomatik tedavi. Solunum yetersizliği gelişen hastalar için yoğun bakım ve mekanik ventilasyon (invasiv tercih) gerekir; düşük tidal hacimli ventilasyon ve barotravmayı önleyici stratejiler uygulanır. Antiviral olarak lopinavir/ritonavir gibi antiproteaz kombinasyonları erken dönemde kullanılabilir; ribavirin eşlik edebilir. Şiddetli vakalarda pulse metilprednizolon gibi kortikosteroid rejimleri düşünülür; dirençli vakalarda IgM zenginleştirilmiş immünoglobulin, interferon alfacon‑1 ve konvalesan plazma eklenebilir. Ampirik antibiyotikler toplum kökenli pnömoni ve influenza eşlik ihtimaline göre verilmelidir; tanı doğrulandığında gereksiz antibiyotikler kesilir. Enfeksiyon kontrol önlemleri ve sağlık çalışanları için kişisel koruyucu ekipman kullanımı tedavinin ayrılmaz parçasıdır.

Bu konunun derinlemesine tıbbi analizine ve literatür kaynaklarına ulaşmak için abone olun.

Bu ve zengin eğitim konularını düzenli bir şekilde izlemek için size uygun abonelik sistemine kayıt olun.