Yetişkinlerde Depresyon

Genel Bakış

Özet

Depresyon, hem geçici bir ruh hali durumu hem de ruh halini, nörovejetatif işlevleri, bilişi ve davranışı içeren semptomlarla kendini gösteren majör depresif bozukluk adı verilen klinik bir sendromu tanımlayabilmektedir. Depresif bozukluklar, dünya çapında son derece yaygın olup, engelliliğin ve artan ölüm oranlarının önde gelen küresel nedenleri arasında yer almaktadır. Önceki depresyon öyküsü ve ailede depresyon mevcudiyeti, kişinin riskini önemli ölçüde artıran kritik faktörlerdendir. Tedavide genellikle farmakolojik ilaçlar, psikolojik terapiler veya her ikisinin kombinasyonu ile iyi sonuçlar alınmaktadır. Ancak, hafif semptomları olan bazı hastalar için dikkatli izleme bekleme yaklaşımı uygun bir başlangıç yöntemi olabilir. Tedavi yaklaşımı, hastanın kişisel tercihleri, geçmişteki tedavi deneyimleri, semptomların şiddeti ve eşlik eden psikiyatrik durumlar dikkate alınarak bireyselleştirilmelidir. Hastalar için hayati öneme sahip bir husus ise, intihar düşüncelerinin tedavi başlangıcından önce mevcut olabilmesi ve hatta tedavi sırasında zirve yapabilmesi nedeniyle erken ve titiz bir takibin şiddetle önerilmesidir.

Tanı

Depresif bozuklukların temelinde, kalıcı düşük ruh hali, ilgi ve zevk kaybı (anhedoni), nörovejetatif bozukluk ve azalmış enerji gibi durumlar bulunur; bu durumlar sosyal ve mesleki işlevsellikte değişen derecelerde bozulmalara yol açmaktadır. Spesifik depresif semptomlar arasında düşük ruh hali, anhedoni, kilo/libido değişiklikleri, uyku bozukluğu, psikomotor problemler, enerji kaybı, aşırı suçluluk, konsantrasyon güçlüğü ve intihar düşünceleri bulunmaktadır. Bazı hastalarda ruh hali, klasik üzüntü yerine kaygılı, sinirli veya düz olarak da kendini gösterebilir. Tanı koyma süreci, öz değerlendirme formlarının (örneğin PHQ-9) tarama ve şiddet değerlendirmesine yardımcı olmasına rağmen, temelde bir klinik tanıya dayanır ve Uluslararası Hastalık Sınıflandırması (ICD-11) veya Zihinsel Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı (DSM-5-TR) kriterlerinin uygulanmasını gerektirir. Pozitif bir tarama sonucu, doğru tanı için tam bir öykü almayı, zihinsel durum muayenesini, tedavi planlamasını ve dikkatli bir takibi zorunlu kılmaktadır.

Tedavi

Çoğu hasta, antidepresan ilaçlar, psikolojik konuşma terapisi veya bu iki yöntemin birleştirilmesiyle uygulanan tedaviye genellikle olumlu yanıt vermektedir. Tedavinin başlangıcında, depresyonun doğası hakkında bilgi içeren psikoeğitim ve uyku hijyeni, fiziksel aktivite gibi konuları kapsayan yaşam tarzı tavsiyeleri tüm hastalar için önerilen temel yaklaşımlardır. İlaç tedavisinin etkisinin ortaya çıkması genellikle birkaç hafta sürebilir ve nüksü önlemek amacıyla semptomlar geçtikten sonra en az altı ay boyunca sürdürülmelidir. Yaşlı yetişkinlerde tedavi prensipleri benzer olsa da, artmış yan etki riski nedeniyle ilaç reçetesi yazarken özel dikkat gösterilmesi gerekmektedir. Ayrıca, intihar düşünceleri olan hastalarda intihar riskini azaltma stratejileri, özellikle ölümcül araçlara erişimin kısıtlanması, hayati bir tedavi bileşenidir.

Bu konunun derinlemesine tıbbi analizine ve literatür kaynaklarına ulaşmak için abone olun.

Bu ve zengin eğitim konularını düzenli bir şekilde izlemek için size uygun abonelik sistemine kayıt olun.