El-Ayak-Ağız Hastalığı

Genel Bakış

Özet

El-ayak-ağız hastalığı (EAAH), esasen çocukluk çağında görülen, son derece bulaşıcı viral bir enfeksiyondur ve genellikle coxsackievirüsler gibi enterovirüsler tarafından tetiklenir. Tanısı, tipik bir hastalık öyküsü ve karakteristik klinik bulgulara dayanarak çoğunlukla klinik olarak konulur. Hastalık genellikle 10 ila 14 gün içinde kendiliğinden düzelir ve tedavisi temel olarak destekleyicidir; asıl amaç, ağrıyı azaltmak, yeterli sıvı alımını ve beslenmeyi sürdürmektir. Doğu ve Güneydoğu Asya ülkelerinde, Enterovirüs 71 (EV71), ensefalit, pulmoner ödem ve miyokardit gibi ciddi komplikasyonlarla daha şiddetli bir hastalık formundan sorumludur; ancak bu durum Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa’da nadir görülür.

Tanı

Tanı, genellikle 10 yaşın altındaki bir hastada aniden başlayan düşük dereceli ateş, iştah kaybı, boğaz ağrısı ve genel rahatsızlık gibi prodromal belirtileri içeren tipik bir öykü ve ardından ağızda ve el/ayak tabanlarında karakteristik döküntü ve ülserlerin klinik özelliklerine dayanır. Fizik muayenede, eritematöz bir taban üzerinde yayılmış vezikül, papül, makül veya ülserlerin bulunduğu iltihaplı bir orofarenks gözlemlenir; bu lezyonlar özellikle dil, farinks, bukkal mukoza, diş eti ve ara sıra dudaklardadır. Akral döküntü genellikle avuç içlerini ve ayak tabanlarını etkiler ve oval veya lineer, gri-beyaz, gevşek duvarlı vezikopüstüllerden oluşur. EV71 ile temas olasılığı olmadığı sürece laboratuvar testi genellikle gerekli değildir; bu olasılık varsa dışkı veya vezikül sıvısı kültürü veya hızlı sonuç veren PCR moleküler testleri etiyolojik virüsü belirlemede faydalı olabilir.

Tedavi

Hastalık çoğunlukla hafif ve kendi kendini sınırlayıcı olduğundan, tedavi esas olarak destekleyici bakımdan oluşur. Parasetamol ve ibuprofen gibi basit oral analjezikler ve antipiretikler ateşi düşürmek ve ağrıyı hafifletmek için kullanılır, ancak aspirin Reye sendromu riski nedeniyle önerilmez. Topikal anestezikler (örneğin, viskoz lidokain) ağız ülserlerinin neden olduğu ağrıyı hafifletmeye yardımcı olabilir. Ağrılı ağız lezyonları nedeniyle zorluk çeken hastalar için yeterli sıvı ve besin alımını sürdürmek kritiktir; orta ila şiddetli dehidrasyonu olan çocuklar için damar içi (intravenöz) sıvı tedavisi gerekebilir. Bağışıklık sistemi zayıf olan veya EV71 enfeksiyonu ve komplikasyonları olan hastalar, aseptik menenjit, ensefalit veya pulmoner ödem gibi daha şiddetli belirtiler yaşayabilir ve hastaneye yatış ile destekleyici tedaviye ihtiyaç duyarlar.

Bu konunun derinlemesine tıbbi analizine ve literatür kaynaklarına ulaşmak için abone olun.

Bu ve zengin eğitim konularını düzenli bir şekilde izlemek için size uygun abonelik sistemine kayıt olun.