Özet
Nötropeni, temel olarak mutlak nötrofil sayısının düşük olması durumu olup, hematopoietik ve bağışıklık sisteminin kilit bileşenleri olan nötrofillerdeki niceliksel veya niteliksel anormallikler nedeniyle ortaya çıkar ve sıklıkla yaşamı tehdit eden enfeksiyonlara yol açabilir. Bu durum, nötrofillerin üretiminin azalması, kullanımının hızlanması, yıkımının artması veya dolaşım havuzundan yer değiştirmesi gibi süreçlerin tek başına veya birleşimi sonucunda gelişebilir ve etiyolojisi doğuştan veya sonradan kazanılmış olabilir. Nötropenik hastalarda enfeksiyon kaynağı, genellikle mukoza ve bağırsaklardaki endojen floradır, bu da çoğunlukla gram-negatif organizmalar ve Staphylococcus türlerini içerir, ancak fungal enfeksiyonların görülme sıklığı da giderek artmaktadır. Enfeksiyonların en yaygın ortaya çıktığı anatomik bölgeler mukoza zarları (stomatit, gingivit), cilt (selülit) ve akciğerler (pnömoni) olarak bilinmektedir.
Tanı
Nötropeni tanımı, Mutlak Nötrofil Sayısı’nın (ANC) 1500/mikrolitre veya 1.5×109/L’nin altında olması temeline dayanır ve şiddeti bu sayıya göre derecelendirilir: hafif nötropeni 1000 ile 1500/mikrolitre arasındayken, çok şiddetli nötropeni 200/mikrolitre veya <0.2×109/L’nin altındaki değerleri ifade eder. Enfeksiyon riski ANC’nin 1000/mikrolitre altına düşmesiyle kademeli olarak artar ve 500/mikrolitre eşiğinin altına düşüldüğünde enfeksiyonlar yaşamı tehdit edici hale gelebilir, ayrıca 100/mikrolitre altındaki agranülositoz durumu fırsatçı organizmalara karşı ciddi bir duyarlılık yaratır. Bununla birlikte, otoimmün nötropeni gibi bazı özel durumlarda, ANC’nin düşük olmasına rağmen enfeksiyon riskinin düşük olduğu görülmektedir, bu da ANC’nin tek başına risk göstergesi olmadığını ortaya koymaktadır. Tanısal yaklaşım, edinilmiş nedenler (enfeksiyonlar, ilaç toksisitesi, kemik iliği hastalıkları) ve doğuştan sendromlar dahil olmak üzere altta yatan spesifik etiyolojinin belirlenmesine odaklanmalıdır.
Tedavi
Nötropeni yönetiminde en kritik aşama, özellikle ateşli nötropeni durumlarında, potansiyel olarak hayatı tehdit eden bakteriyel enfeksiyonların hızlı bir şekilde ele alınmasıdır. Klinik kılavuzlar, şüpheli sepsisi olan ve yüksek risk kriterlerini karşılayan hastaların, bu durumun belirlenmesinden itibaren maksimum önerilen dozda geniş spektrumlu antimikrobiyal tedaviyi acilen, mümkünse bir saat içinde almasını tavsiye etmektedir. Altta yatan nedene yönelik spesifik tedavi esastır; bu, eğer nötropeni bir ilaca bağlıysa ilacın derhal kesilmesini içerirken, şiddetli konjenital nötropeni gibi durumlarda nötrofil üretimini desteklemek amacıyla Granülosit Koloni Uyarıcı Faktör (G-CSF) ile sürekli tedavi gerekebilir. Nötropeninin enfeksiyon riskini artırmadığı immün nötropeni gibi benign durumlar haricinde, antibiyotik ve/veya antifungal profilaksisi ile enfeksiyon yönetimi tedavinin ayrılmaz bir parçasıdır.
Bu ve zengin eğitim konularını düzenli bir şekilde izlemek için size uygun abonelik sistemine kayıt olun.